Sorulması Gereken Sorular

Soru: Gümüş suyu neden plastik şişeye konulmaz?

Cevap: HydraSense Kolloidal Gümüş Suyu, yapısında hydrostatik ve elektrostatik yükler sayesinde homojenize halde askıda duran atomik seviye gümüş tanecikleri içerir. Diğer yandan plastik şişeler ortamdaki statik elektriği tutar. İlkokul döneminde plastik tarağı saçınıza kısa bir süre sürttüğünüzde statik elektrik ile yüklenerek kağıt parçacıklarını nasıl çektiğini hatırlayınız. Plastik; ortamdaki statik elektriği üzerine çekerek ürünün elektrostatik dengesini bozar. Dolayısı ile içeriğindeki gümüş tanecikleri topaklanmaya başlar. Solüsyon bozularak, rengi şeffaf iken aşamalı olarak sarı tonlarına dönmeye başlar.

Soru: Gümüş suyu neden koyu renkli şişeye konulmalıdır?

Cevap: HydraSense Kolloidal Gümüş Suyu, yapısında hydrostatik ve elektrostatik yükler sayesinde homojenize halde askıda duran atomik seviye gümüş tanecikleri içerir. Güneş ışığı ve iç mekan aydınlatma ışıkları “foton” adı verilen enerji yüklü tanecikler içerir. Örneğin; bitkiler yaprakları vasıtası ile bu enerjiyi kullanırlar. Elektrik üreten güneş enerji panelleri veya günlük hayatta kullandığımız hesap makineleri fotonları elektriğe dönüştürür. Bu enerji tanecikleri elektrik yüküne sahip gümüş taneciklerinin yük dengesini bozar. gelir. İşte 2 farklı elektrik enerjisine yani, ortamdaki statik elektriğe ve ışığın taşıdığı foton enerjisine ürünün maruz kalmaması için ışık geçirmeyen koyu renkli cam şişe tercih edilmelidir. HydraSense Kolloidal Gümüş Solüsyonu cam şişe ile gönderilmektedir.

Soru: Gümüş suyu hangi renk olmalıdır?

Cevap: Gümüş Suyu içerisinde bulunan kolloid gümüş tanecikleri hydrostatik ve elektrostatik yükler sayesinde homojenize olarak dağılmıştır. Bu taneciklerin ebadı 5 nanometreden daha küçük ise gün ışığında solüsyon şeffaf olarak görünür. Taneciklerin çapı 5 nanometreden yukarı doğru arttıkça aşamalı olarak solüsyonun rengi açık sarıdan siyaha kadar farklı renkler alır. HydraSense Kolloidal Gümüş Solüsyonu tamamen renksizdir.

Soru: Gümüş suyu neden koyu renk alır?

Cevap: Çözelti renginin koyulaşmasının 2 sebebi vardır: tanecik boyutları aşırı büyüktür. Genellikle 500-900 nanometre veya daha üzerindedir. Kontranstrasyonun yani PPM değerinin artması de diğer sebeptir. 5 nanometreden daha küçük tanecikler optimal şartlar altında en fazla 40-50 PPM değerine ulaşabilir. Bu PPM değerinin üzerine çıkarak çözünürlüğü artırmak için daha büyük tanecikler kullanılır ki bu da ürün rengini koyulaştırır. Ticari kaygılardan dolayı daha yüksek PPM değerinde çıkarılan ürünler kullanıcıda ciddi zararlara sebep olabilir.

Soru: Gümüş suyu kaç en fazla kaç PPM iken şeffaf kalır?

Cevap: 5 nanometreden daha küçük tanecikler şeffaf kalarak optimal şartlar altında en fazla 100 PPM değerine ulaşabilir. Eğer elinizde bu değerlerden daha yüksek PPM’e sahip ve şeffaf ürün var ise bu ürün kolloidal değildir. Gümüş-Klorür, gümüş-sülfat, gümüş-nitrat, gümüş-vitalinat gibi gümüş bileşikleri su içerisinde tuz gibi çözülerek üretilmiş olabilir. Gümüş bileşiklerinin tamamı zehirlidir. HydraSense Kolloidal Gümüş Suyu %99.99 saflıkta gümüşten üretilir. Gerçek kolloidal gümüş suyunda bkz: TYNDALL ETKİSİ görülür. Gümüş bileşiklerinden yapılan ürünlerde bu etki görülmez.

Soru: Her gümüş suyu aynı mıdır?

Cevap: Kolloidal Gümüş Suyu ve İyonik Gümüş Suyu ifadesi piyasada yaygınlıkla kullanılmaktadır. Fakat bu konuya şeffaf şekilde açıklık getirilmez. İyonik Gümüş Suyu, bilimsel olarak gümüş bileşiklerinden (tuzlu-su gibi) üretilen ürünlere verilen isimdir. Yani bu çözeltilerde gümüş tek başına bulunmaz. Gümüş-sülfat, gümüş-nitrat, gümüş-vitalinat bunların en yaygın formlarıdır. Kolloidal Gümüş Suyu ise sadece gümüşten üretilir.  Kritik nokta: saf gümüş ile gümüş bileşiklerinin etkisi aynı değildir. Gümüş bileşikleri toksik etki yapar. Bir örnekle açıklayalım: yemek tuzu kimyasal adı ile NaCl-Sodyum Klorür gıda maddesidir. Çamaşır Suyu veya hipo dediğimiz HOCL-Hipoklorür; Hidrojen ve Oksijen ile Klorun birleşmesiyle oluşur. Buradan anlayaşılacağı üzere her Klor bileşiği veya saf hali aynı özelliğe ve etkiye sahip olabilir mi? Gümüş de aynı şekilde saf halde veya farklı elementlerle yaptığı bileşiklerle farklı özellikler kazanır. Dolayısı ile her gümüş suyu aynı değildir.

Soru: Gümüş suyu neden buzdolabına konulmaz?

Cevap: İyonik çözeltilerde olduğu gibi kolloidal çözeltilerin de belirli sıcaklıkta ve basınçta maksimum çözünme miktarı ve doyma noktası vardır. Bunu şöyle izah edelim; örneğin bir iyonik çözeltide, – tuzlu su, şekerli su vb.- su doyma noktasına ulaştığında daha fazla tuz veya şeker çözünmez. Fazla olan çözünmeyen madde dibe çöker. Çözünmeyi artırmak için sıcaklığı veya basıncı artırmak gerekir. Tatlı için şerbet kaynatırken sıcaklığı artırarak daha fazla şeker çözebilirsiniz. Fakat sıcak tekrar normal koşullara döndüğünde -ki bu genellikle oda sıcaklığı 25 derecedir- çözelti içinde çözünmüş olan fazla şekeri kusar. Biz bunu tatlının şekerlenmesi olarak görürürüz.

Aynı şekilde gümüş suyunda, çözünebilecek gümüş kolloidlerinin de bir sınırı vardır. Bu sınırı tanecik ebadı, sıcaklık ve basınç belirler. Ürün kolaylıkla muhafaza edilebileceği optimal sıcaklıkta üretilir. Eğer oda sıcaklığında üretilmiş ise, tüketiciye ulaştığında özel bir muhafaza imkanızı gerektirmez. Fakat üretim ısısından daha düşük bir ısıya maruz kalırsa, solüsyon içindeki fazla gümüşü taşıyamaz ve tanecikler topaklanır. Tanecik boyutu büyeyeceği için solüsyon bozularak rengi sararmaya başlar.

Soru: Gümüş Suyu PPM (Particle Per Million) değeri nedir?

Cevap: Milyon tanecikteki madde tanecik sayısını başka bir deyimle orantısını ifade eder. 1 kilogram ürün, 1000 grama, oda 1.000.000- bir milyon miligrama (mg)  eştir. Örneğin; 23ppm 1 kilogram kolloidal gümüş suyu içinde; 999.977 miligram su, 23 miligram gümüş bulunur. Bkz: Doğru Ürünü Seçme Rehberi.

Soru: Gümüş Suyu yüksek PPM zararlı mıdır?

Cevap: Evet toksit etki göstermesi kaçınılmazdır. Etkisi kişiye göre kısa veya uzun vadede ortaya çıkar. Gümüş taneciklerinde anahtar kelime tanecik boyutudur. Örneğin, sadece 30ml 10ppm HydraSense Kolloidal Gümüş Suyu içerisinde 127 dönüm alanı kaplamaya yetecek kadar gümüş taneciği bulunur. Bu da etkinliğini en üst seviyeye taşır. Daha basit bir anlatımla; devasa siyah bir bez üzerine 100 buğday tanesini yaydığınızı hayal edin.  Buğday tanelerinin kapladığı alanı aklınızda tutun. Şimdi diğer elinizde 100 buğday tanesi kadar un olduğunu düşünün ve her un zerresini siyah bez teker teker dağıttığınızı varsayın. Hangisi daha çok alanı kapladı? Buğday taneleri bezin içerisine geçmiş midir? Un taneciklerinin bezin içine işlememesi mümkün müdür? Düşük PPM değerleri toksik etkileri ortadan kaldırırken, atomik tanecikler faydayı maksimize eder.

Bkz: Kolloidal Gümüş Destekli Anne-Bebek Ürünleri